İnsan Varlığının Anlamı
Birinin gelip ‘Merhaba biz seni … için yarattık’ demesini istiyorum beklentisindeyseniz üzgünüm, böyle bir şey olmayacak zaten bu kitap da bunu anlatmıyor.
Edward O. Wilson, İnsan Varlığının Anlamı’nda konuyu oldukça geniş çerçeveden ve bilimsel yöntemlerden faydalanarak incelemiş.
..çünkü hedefleri olmayan kolektif insan zihni çürümeye mahkumdur. Arayışlara ve uzak maceralara duyduğu özlem, genlerimize işlenmiştir.
İnsan türünün geleceği hakkında fikirlerini anlatırken biyolojik çeşitliliğimizin hızla azaldığını belirtiyor. HIPPO, Dünya’nın birçok yerinde, tahribata neden olan faktörlerin baş harflerini simgeliyor.
- Habitat Kaybı — Habitat (H)
- İşgalci Türler — Invasive Species (I)
- Kirlilik — Pollution (P)
- Nüfus Artışı — Population (P)
- Fazla Hasat — Over-harvesting (O)
Bu konuda Nüfus Artışını biraz açmak gerek. Çünkü bir bakıma diğer tüm etkenlerin birleştirici gücüdür. Yüzyılın sonuna doğru zirveye ulaşması beklenen nüfus artışının doğrudan kendisinden dolayı beklenen zararı fazla olmamasına rağmen dünya çapında ekonomiler geliştikçe kişi başına düşecek tüketimin durdurulamayacak artışı nedeniyle ortaya çıkacak zarara yol açacağı öngörülmektedir.
Modası geçmiş bir dogmaya karşı tek çözüm, onu ustalıkla yönetmek veya doğal yollarla unutmaktır.
Yazarın dinle ilgili görüşleri biraz faydacılık barındırıyor. ‘İnsanların akıl sağlıklarını korumak için bir neden sonuç ilişkisi kurup neden kısmına da Tanrı’yı oturtmaları gerekiyordu’ anlayışıyla dinin — Tanrı inancının toplumsal düzen için şart olduğunu belirtmiştir. İnsan beyninin dine, dinin de insan beynine uygun yapısı olduğunu belirtiyor. Buna bağlı olarak da insanların kendilerine benzeyen, kendileriyle aynı dili konuşan ve aynı inançlara sahip kişilerle bir arada bulunmayı tercih ettiğini ileri sürüyor.
Yobazla ve diktatörler bir konuda birbirlerine çok benzerler; iddialarını ‘anlaşılır bir dille’ açıklar ve inançlarının temelini ispatlamaları istendiğinde güçlerini kaybettiklerini hisseder.
Kitapta en çok beğendiğim kısın ise pozitif bilimler ile insani bilimlerin kıyaslamasının yapıldığı yer oldu.
Pozitif bilimler ve insani bilimlerin, söylenegeldiği gibi temelde birbirinden farklı olduğu doğrudur, ama özünde birbirini tamamlarlar ve her ikisi de insan beynindeki aynı yaratıcı süreçten doğmuştur. Eğer pozitif bilimlerin sezgisel ve analitik gücünün insani bilimlerin içgözlemsel yaratıcılığıyla birleşmesini mümkün kılabilirsek insanın varlığının anlamı çok daha verimli ve ilginç bir düzleme taşınmış olacaktır.
“Yaşayan en büyük yirmi bilim adamından biri” kabul edilen (Newsweek) ve Pulitzer Ödülü’ne iki kez layık görülen Edward O. Wilson’ın son kitabı İnsan Varlığının Anlamı, aynı zamanda en felsefi yapıtı olarak da tanımlanıyor.